Aslında ABD’nin hâlâ aynalı güneş enerjisi üzerine çalışmasının çok önemli birkaç sebebi var.
Dünya genelinde de yatırımları hızla artan bu enerjiyi bu kadar ‘uğraşılabilir’ kılan ne?
Aynalı güneş enerjisi sistemleri, konsantre güneş enerjisi (CSP) teknolojilerini içeriyor.
Bu sistemler, büyük aynalar veya lensler kullanarak Güneş ışığını yoğunlaştırıyor ve bu enerjiyle yüksek sıcaklıklara ulaşan bir ısı kaynağı oluşturuyor. Bu yüksek sıcaklıklar, geleneksel fotovoltaik panellerden (PV) daha yüksek verimlilikle elektrik üretmeyi mümkün kılıyor.
Bir başka neden ise CSP sistemlerinin termal enerji depolama ile entegre edilebilir olması. Bu, enerji üretiminin gece de devam etmesine olanak tanıyan önemli bir detay. Daha basit bir ifadeyle aynalı güneş enerjisi sistemleri, Güneş batsa bile enerji üretmeye devam edebiliyor.
Büyük projeler için oldukça uygun.
CSP teknolojileri, geniş alanlarda büyük enerji santralleri kurmak için uygun görülüyor. Bu tür sistemler, genellikle ABD’nin çöl alanları gibi geniş, güneşli bölgelerde kurulabilirse çok büyük miktarlarda enerji üretebiliyor.
Ve tabii ki ABD, enerji güvenliği ve fosil yakıtlara bağımlılığı azaltma hedeflerine ulaşmak için alternatif enerji kaynaklarına yönelmeye devam ediyor. CSP teknolojileri, bu hedeflere ulaşmada önemli bir rol oynayabilir.
Peki Türkiye’de ne kullanılıyor?
Ülkemiz, özellikle güneş ve rüzgâr enerjisi yatırımlarına odaklanıyor. Güneş enerjisinde, fotovoltaik panellerin kullanımı yaygınlaşırken, rüzgâr enerjisinde ise büyük ölçekli rüzgâr çiftlikleri kuruluyor. Türkiye’nin yenilenebilir enerji hedefleri doğrultusunda, bu kaynakların kullanımı artmakta ve ülke enerji üretiminde fosil yakıt bağımlılığını azaltmayı amaçlamaktadır.
Ayrıca, enerji verimliliği ve depolama teknolojileri gibi alanlarda da çalışmalar sürdürülüyor. CSP teknolojisinin alternatifi, fotovoltaik (PV) güneş panelleridir. PV panelleri, Güneş ışığını doğrudan elektriğe dönüştüren daha yaygın ve genellikle daha uygun maliyetli bir yöntem.
Ayrıca, son yıllarda PV teknolojisinin maliyetleri önemli ölçüde düştüğü için birçok ülkede bu teknoloji CSP’ye göre daha tercih edilir hâle geldi.
